Tıbbi kupa tedavisi, eski çağlardan günümüze ulaşan, birçok kültürde uygulanan ve günümüzde tamamlayıcı tıp kapsamında değerlendirilen doğal bir tedavi yöntemidir. Arap, Çin, Hint, Antik Yunan ve Osmanlı tıbbında yüzyıllardır kullanılan kupa tedavisi, günümüzde hem geleneksel hem de modern tıp uzmanlarının dikkatini çeken, bilimsel olarak araştırılmakta olan bir uygulamadır.
Kupa tedavisinin tarihi MÖ 1500’lere kadar uzanmaktadır. Eski Mısır’a ait Ebers Papirüsü'nde kupa tedavisine dair tarifler yer almakta, Antik Yunan’da Hipokrat, bu yöntemi vücut sıvılarının dengelenmesinde öneren ilk hekimlerden biri olmuştur. Çin tıbbında ise kupa tedavisi, akupunktur ve bitkisel tedaviyle birlikte uygulanır ve enerji dengesini sağlamada önemli bir yere sahiptir.
Tıbbi kupa tedavisi,doğru şekilde, steril koşullarda ve uzman ellerde uygulandığında birçok hastalıkta destekleyici rol oynayabilir. Her ne kadar gelenekten gelse de, kupa tedavisinin etkileri artık bilimsel verilerle de giderek daha fazla desteklenmektedir. Bu tedavi, hem bireyin doğal iyileşme potansiyelini harekete geçirir hem de modern tıbbın sunduğu imkânlarla entegre biçimde sağlık sürecine katkı sağlar.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), kupa tedavisini geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanında resmen tanımakta ve desteklemektedir. Türkiye’de Sağlık Bakanlığı 2014 yılında "Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği" kapsamında kupa ve hacamat tedavisini lisanslı hale getirmiştir.
Uzman doktorlar veya sertifikalı sağlık çalışanları tarafından uygulanmalıdır.
Uzman doktorlar veya sertifikalı sağlık çalışanları tarafından uygulanmalıdır.
NASIL UYGULANIR?
Cildin üzerine vakum oluşturarak uygulanan cam, bambu veya modern plastik kupalar aracılığıyla kan dolaşımının artırılması, kas gevşemesi, toksin atılımı ve bağışıklık sisteminin desteklenmesi amaçlanır.
Kupa vakumlandıktan sonra çıkarılır, gerekirse cilt yüzeyine küçük kesikler yapılır ve aynı kupa tekrar yerleştirilerek vakumla birlikte yüzeyel kirli kan dışarı alınır. Bu işlem, özellikle detoksifikasyon amacıyla yapılır.
Kupa vakumlandıktan sonra çıkarılır, gerekirse cilt yüzeyine küçük kesikler yapılır ve aynı kupa tekrar yerleştirilerek vakumla birlikte yüzeyel kirli kan dışarı alınır. Bu işlem, özellikle detoksifikasyon amacıyla yapılır.
FİZYOLOJİK ve BİYOKİMYASAL ETKİ MEKANİZMALARI
- Mikrosirkülasyonun Artırılması: Vakum etkisiyle bölgesel kan akışı artar, dokuya daha fazla oksijen ve besin taşınır.
- Lenf Drenajı: Dolaşım sistemini harekete geçirerek lenfatik boşaltımı destekler; böylece ödem ve toksin birikimi azalır.
- İnflamasyon Modülasyonu: Uygulama bölgesindeki bağ dokusunda düşük düzeyli inflamatuvar bir yanıt oluşturarak iyileştirici hücrelerin (makrofaj, nötrofil) toplanmasını sağlar.
- Endorfin Salgısı: Sinir uçlarının uyarılmasıyla birlikte ağrı algısını azaltan doğal morfin benzeri maddelerin (endorfin) salgısı artar.
- Hiperemi ve Isınma Etkisi: Lokal kanlanmanın artmasıyla ciltte geçici kızarıklık oluşur, bu da kas gevşemesi ve rahatlama sağlar.
UYGULANDIĞI ALANLAR
- Kas-İskelet Sistemi Hastalıkları
- Migren ve Gerilim Tipi Baş Ağrısı
- Tansiyon, İnsülin Direnci ve Metabolik Bozukluklar
- Psikolojik Etkiler